Sudan’da 30 yıl süren Ömer el Beşir iktidarının halk ayaklanmasıyla devrilmesi sonrası sivillerin katılımıyla oluşturulan hükümete karşı ortak darbe yapan ordu ile HDK arasındaki güç mücadelesi 18 aydan uzun zamandır sürüyor.
Savaşın bitirilmesi için başlatılan tüm çözüm girişimleri sonuçsuz kalmıştı.
Birleşmiş Milletler’e göre, dünyanın en büyük yerinden edilme ve açlık krizinin yaşandığı Sudan’daki çatışmalar sonucu 20 binden fazla kişi hayatını kaybetti ve 25 milyondan fazla kişi insani yardıma muhtaç durumda.
3,7 MİLYON ÇOCUK AKUT YETERSİZ BESLENME RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA
Birleşmiş Milletler, Sudan’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında ikinci yılında devam eden savaşın bir sonucu olarak ülkedeki insani krizin giderek kötüleştiğini ve 5 yaş altındaki yaklaşık 3,7 milyon çocuğun akut yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya olduğunu bildirdi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonunun (UNICEF) yaptığı ortak açıklamada, milyonlarca insanın acilen yardıma ihtiyaç duyduğu Sudan’daki insani krizin giderek kötüleştiği anlatıldı.
“HAYATİ ALTYAPI ÇÖKTÜ”
Sudan’daki çatışmadan etkilenenlerin ihtiyaçlarını karşılamak için uluslararası müdahalenin yoğunlaştırılması çağrısı yapılan açıklamada, ülkede temiz su, sağlık ve barınma gibi temel hizmetlere erişimin son derece sınırlı hale geldiği ve hayati altyapının çöktüğü belirtildi.
Açıklamada, bu yıl 5 yaş altındaki yaklaşık 3,7 milyon çocuğun akut yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya olduğu ve acil olarak hayat kurtarıcı tedaviye ihtiyaçları olduğu kaydedilerek, “Bu çocuklar zaten açlık nedeniyle savunmasız durumda ve eğer onlara kısa sürede ulaşılmazsa önlenebilir hastalıklardan ölme riskleri sağlıklı akranlarına göre 11 kat daha yüksek olacak.” ifadesi kullanıldı.
Ülkedeki çatışmalar nedeniyle ülke içinde ve dışında yerinden edilmiş insanların sayısının 11 milyondan fazla olduğuna dikkatin çekildiği açıklamada, Birleşmiş Milletler’in en savunmasız gruplara hayat kurtaran malzeme ve koruma sağlaması konusunda kısıtlamaların olduğu kaydedildi.